Uzman Psikologlarımız
Deneyimli psikologlarımızdan online görüşme desteği almak için randevu oluşturabilirsin.
Online Psikolog Danışmanlığı Kimler İçin Uygundur?
Online psikolojik danışmanlık, yüz yüze yapılan terapilerin tamamı için uygulanabilir. Online terapide nerede olursanız olun psikiyatristiniz ya da psikoloğunuzla telefonunuz veya bilgisayarınızla sesli ve görüntülü görüşme gerçekleştirebilirsiniz.
- Günlük hayatın yoğunluğu sebebiyle yüz yüze danışmanlık almaya vakit bulamıyorsanız,
- İş veya özel sebeplerle sık sık seyahat ediyor, bu nedenle zaman sorunu yaşıyorsanız,
- Yoğun çalışıyor ve kalabalık bir şehirde yaşadığınız için trafikten hoşlanmıyorsanız,
- Bulunduğunuz çevrede size güven veren danışmanlar bulamıyorsanız,
- Kronik hastalık, engellilik durumu vs bulunduğunuz şartlar nedeniyle evden çıkamıyorsanız dilediğiniz adreste online psikolojik danışmanlık hizmetinden yararlanabilirsiniz.
Merak Edilen Konular
Psikolojik bozuklukların sağlık ve yaşam kalitesi üzerinde önemli olumsuz sonuçları olabilir ve bu nedenle her zaman ciddiye alınmalıdır. Çoğu insan, sosyal, davranışsal, zihinsel ve duygusal zorluklar yaşamaktadır. Psikolojik olarak sağlıklı bir insan Yaşamın iniş ve çıkışlarıyla başa çıkabilir. Yaşadığı sorunları arkadaşları ile fikir alışverişinde bulunarak çözebilir. Sağlıklı ruh halinde insanlar kendi içlerinde uyumludur. Etrafıyla iletişim kurabilir ve özgüveni vardır. Endişe, korku ve kuruntuları olabilir fakat bunları aşabilirler. Duygular dalgalanabilir, bu tamamen normaldir. Çevresiyle uyumlu ilişkiler kurabilir.
Depresyon
Anksiyete Bozukluğu
Panik Bozukluğu
Bipolar Bozukluk
Sosyal Fobi
Obsesif-Kompulsif Bozukluk
Travma Sonrası Stres Bozukluğu
Erişkin Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu.
Psikolojik rahatsızlıklar önemsenmeli ve tedavi edilmelidir. Psikolojik bozukluklar veya hastalıklar için tedavi seçenekleri son derece çeşitlidir; tedavinin iki ana ayağı psikoterapi ve İlaç tedavileridir. Bu iki bileşenden hangisinin tedavinin odak noktası olduğu, bozukluğun veya hastalığın tipine ve ciddiyetine bağlıdır. Belirli hastalıkların tedavisinde kendini kanıtlamış, çok sayıda bozukluğa özgü tedavi yöntemi vardır.
Psikoterapinin süresi danışanın nedenine, beklentilerine ve psikoloğun uyguladığı yönteme göre değişebilmektedir. Her bir seans yaklaşık 40-50 dakika sürebilir. Seansların sıklığını danışan ve psikolog beraber belirleyebilmektedir.
Kişinin beklemediği bir anda ve hiçbir sıkıntısı yokken ortaya çıkabilen bu sorun; göğüste bir ağrı ya da baş dönmesi ile kendini gösterir. Şikayetler; çarpıntı, titreme, terleme, sıcak basması, bulantı ve kolda uyuşma ile devam eder. Kişi ne zaman atak geçireceğini bilmediği için sosyal yaşantısını kaygı ve endişe içinde geçirebilmektedir. Panik atak; ani kayıplar, kazalar, boşanmalar gibi stresli dönemler ile terfi alma, evlenme, bebek sahibi olma gibi yaşamı olumlu yönde etkileyen hayat değişikliklerinden sonra da tetiklenebilir.
Antisosyal kişilik bozukluğu, yalan söyleme eğilimi, dürtüsellik, sorumsuzluk, sosyal normlara saygı göstermede başarısızlık, sinirlilik ve saldırganlık, vicdan azabı gibi bir dizi belirti (kriter) aracılığıyla kendini gösterir.
Asosyal ise topluma uyum sağlamakta ve toplumla ilişki kurmakta zorlanan bir kişidir. Bu kişi, antisosyal kişi gibi sosyal normlara saygı göstermede başarısız değildir ancak uyum sağlamakta ve ilişki kurmakta güçlük çeker veya ilgisizdir. Tüm bunların ötesinde, bu yalnızlığı tercih eden bir kişidir.
Agorafobi, belirli bir yerde kapana kısılma ya da kaçamama gibi irrasyonel ve yoğun bir korku ile karakterize edilen ciddi bir anksiyete bozukluğu türüdür. Agorafobi kaçışın zor olabileceği veya erişilmesinin zor olabileceği durumlarda yoğun korku ve endişeyi tetikleyebilir. Açık ya da kapalı alanlarla ilgili olarak belirgin korku ya da kaygı duyulur. Toplu taşıma araçlarını kullanma (örn. otomobiller, otobüsler, trenler, gemiler, uçaklar), açık yerlerde bulunma (örn. otoparklar, alışveriş merkezleri, köprüler), kapalı yerlerde bulunma (örn. mağazalar, tiyatrolar, sinemalar), sırada bekleme ya da kalabalık bir yerde bulunma ve tek başına evin dışında olma durumlarından ikisi ya da daha çoğu agorafobiyi tetikleyebilir.
Depresyon çocukları da etkileyen bir duygudurum bozukluğudur. En sık 10 ila 12 yaşlarında ortaya çıkar. Ancak bu dönemden önce ve hatta nadir durumlarda erken çocukluk döneminde ortaya çıkabilir. Çocuklar da dahil olmak üzere depresyonu olan insanlar, sürekli üzüntü, çaresizlik, boşluk, umutsuzluk ve değersizlik duygularıyla mücadele eder. Artık hayata karşı ilgileri ve günlük yaşamdan zevkleri kalmamıştır. Depresyon, bir çocuğun düşüncelerini olduğu kadar ruh halini ve davranışlarını da etkiler. Bazı çocuklar fiziksel belirtiler de yaşayabilmektedir.
Bilgilendirici Konular
Sağlığınız açısından faydalı olabilecek bilgileri güncel
bloglarımızdan takip edebilirsiniz.
