Cinsel Travma Nedir?
Cinsel travma, bir kişinin cinsel isteğinden bağımsız olarak olumsuz davranışlara maruz kalmasını ifade eder. İstismar ya da taciz gibi durumlara zorunlu maruz kalan kişi kasıtlı yapılan fiziksel, görsel ya da sözel davranışların negatifliğini hayatlarında yaşar. Ayrıca, cinsel travmada bedensel ihlalin yaşanması her yaşta görülebilirken en çok da çocukları ve ergenleri etkiler. Bu kapsamda birçok gencin yaşadığı bu negatif süreç ortaya çıkmadan saklanabilir ya da toplumsal olarak açığa çıkarılmayabilir. Bu süreci en iyi şekilde yönetebilmek için durum tespiti yapıldıktan sonra ruhsal ve fiziksel tedavinin uzmanların kontrolünde gerçekleştirilmesi önemlidir.
Cinsel Travmanın Belirtileri
Cinsel travmalar nedir sorusuna yanıt için öncelikle durumun tespitinin yapılması gerekir. Cinsel travmayı yapan ve maruz kalan kişilere istatistiksel olarak bakıldığında mağdur tarafın büyük ölçüde kadın olduğu dikkat çekicidir. Erkeklerde cinsel travmalar seyrek de olsa çocukluk döneminde gözlemlenir. Failine bakıldığında ise çoğunlukla erkek olduğu tespit edilmiştir. Tüm bu bilgiler doğrultusunda erkeklerde cinsel travmaların genel belirtileri aşağıdaki gibi listelenebilir:
- Psikolojik etkilerden dolayı uyku bozukluğu yaşanması (kabus görme, daha az ya da daha fazla uyuma, sık sık uyanma durumu)
- Konsantrasyon düşüklüğünün görülmesi
- Bilhassa kendine zarar veren davranışlar sergileme
- Bağımlılıklara eğilim ve özellikle madde bağımlılığı yaşanması
- Hijyenine dikkat etmeme ve hijyen koşullarında ciddi değişiklikler görülmesi
- Fiziksel ve ruhsal olarak duygusal uyuşukluk hissi
- Arkadaş grubunu değiştirme ve sosyal hayatta davranışlarında farklılıklar gözlemlenmesi
- Ruh halinde bozukluklar (asabiyet, sürekli ağlama, depresyon belirtileri vb.)
- Yaşadığı travmatik anı tetikleyebilecek kişi ve olaylardan kaçma durumu
- Okul, eğitim, iş ve aile hayatında negatif davranışlar sergileme ve performans değişiklikleri
- Olay anında yaşanan sahneleri sürekli düşünme ve yaşamdan uzaklaşma hali
- İntihar girişimlerine eğilim
gibi belirtiler kişilerde farklı şiddetlerde gözlemlenebilir. Cinsel travma sonrası normal hayatta adapte olamayan kişiler kaygı halini sürekli canlı tutarlar. İstismarın boyutu fiziksel alanda ise en kısa zamanda uzman bir kişiden yardım alması oldukça kritiktir.
Cinsel Travma Sonrası Oluşan Ruhsal Sorunlar
Cinsel travma sonrası oluşan ruhsal sorunlar için öncelikle cinsel travmanın tam olarak bilinmesi gerekir. Cinsel travma en temel anlamda mağdurun rızası olmadan bedensel, sözel ya da ruhsal cinsel şiddete maruz kalmasını ifade eder. Eğer, çocukluk döneminde bu süreç yaşanmışsa yetişkinlikte kişide güvensizlik, yalnızlık, kendini ifade edememe, karşı cinse karşı soğukluk hissi, anksiyete, majör depresyon, özgüvensizlik, obsesif kompulsif bozukluk gibi cinsel travma sonrası oluşan ruhsal sorunlar sıklıkla gözlemlenir. Diğer bir taraftan istismara maruz kalan kişiler ebeveyn olarak çocuklarının aynı durumu yaşamaması için oldukça korumacı ve baskıcı bir tutum içine girebilirler. Özellikle obsesif kompulsif bozuklukları incelendiğinde kendini kirli hissetme durumu nedeniyle sürekli duş alma isteği yaşarlar, ayrıca tanınmamak ve perdelemek için düzenli gözlük kullanabilirler. Yetişkinlik döneminde yaşanan cinsel travmalar ise anlatılarak paylaşılmazsa kişide cinsel hayatta güvensizlik, fobiler, depresyon, özgüvensizlik, intihar eğilimini gün yüzüne çıkarabilir.
Bununla birlikte cinsel travma sonrası ortaya çıkan psikolojik etkiler tek tipte değildir. Klinik şikayetler arasında en çok disosiyatif bozukluklar (kişilik bozuklukları), alkol ve madde bağımlılıklara eğilim, travma sonrası stres bozukluğu (TSSB), akut stres bozukluğu, kısa psikotik tepkiler, psikofizyolojik tıbbi hastalıklar ağırlıkla gözlemlenir. Bu açıdan, en tehlikeli psikolojik etkilerden biri de kişilik bozukluğunun bir tipi olan depersonalizyon belirtileridir. Kişi kendi bedenini ve doğrudan kendini gerçek dışı olarak algılar ve gerçeği değerlendirme yetisini kaybeden bu kişiler rüya aleminde yaşarlar.
Cinsel Travmalar Nasıl Atlatılır?
Cinsel travmalar nasıl atlatılır sorusuna aşama aşama cevap vermek iyileşme sürecini hızlandırabilir. Bu kapsamda genel olarak yapılması gerekenler aşağıdaki gibi listelenebilir:
- İlk aşama: Kişi başına gelen olayı yargılamayacağına inandığı bir yakınına anlatması gerekir. Konuşarak yardım eli istendiğinde mağduriyetin yıpratma şiddeti en aza indirgenebilir.
- İkinci aşama: Kişinin yaşadığı olay anıyla ilgili sürekli geçmişe dönerek keşke şunları yapsaydım diyerek kendini suçlamaya başlar. Suçluluk ve utanç duygularını alevlendiren durumlar ise genel olarak olay anında donup kalmasıyla tepki verememesi, güvendiği birinden bu kötülüğü görmesi, sarhoş olması nedeniyle yeterince temkinli olmamasıdır. Burada düşünce modlarını istismarcıya yönlendirerek onun suçlu olduğu tekrarla söylemesi tavsiye edilir.
- Üçüncü aşama: Üzücü anların hafıza sürekli tekrarlandığı döngülerin kırılması önemlidir. Anıları tetikleyen unsurlardan uzak kalma, vücut sinyallerini takip etme (sıcak basması ve terleme vb.) ve yatıştırıcı egzersizler yapılması önerilir. Pratikte nefes egzersizlerin yapılması oldukça verimlidir.
- Dördüncü aşama: Mağdur kişinin bedeni ve hisleri yenilenerek tekrar sağlıklı bağlanması gerekir. Bunun için, ritmik sporlar, meditasyon, masaj, yoga gibi aktiviteler gerçekleştirilebilir.
- Beşinci aşama: Alanında uzman bir psikoloğa başvurarak psikoterapi seanslarına katılım sağlanması önerilir. Bu süre zarfında; savunmasız hissetmenin yerini güçlü yönlerin keşfedilmesi sağlanabilir. Herhangi bir yardım kuruluşuna başvurularak gönüllü çalışılması tavsiye edilebilir. Böylece, değerlilik duygusu kişide pekiştirilebilir. Yine, bir uzman kontrolünde istismara maruz kalmış kişilerin olduğu bir destek gruuna katılarak psikolojik olarak baş etme yöntemleri bulunabilir.
Cinsel Travma Tedavisi
Kişi istismar ile mücadele etmeyi genellikle çocukluk ve ergenlik döneminde yaşandığı için mutlaka bir uzman kontrolünde tedavi yürütülmesi önerilir. Özellikle fiziksel istismar yaşayan kişilerin beyinlerinde kötü anıyı silebilmeleri için psikoterapi seanslarına ihtiyaç duyarlar. Mağdur kişiler genellikle kimseye güvenmediği için bir uzmanla konuşması sağlanarak rahatça kendini ifade etme şansını elde edebilir. Uzman kişiyi dinler, sonrasında olayın kişide bıraktığı hasarı tespit eder ve uygun tedavi yöntemini kişi için uygular. Seans sıklığı ve süresi tamamen kişiye özel şekillenerek uzun zaman alabilir. Tedavi sonrası kaygı ve stresin arttığı durumlarda psikiyatri eşliğinde bazı sakinleştirici ilaçlar verilerek süreç desteklenebilir.
Cinsel İstismar ve Travmanın Psikolojik Etkileri
Yaşanan üzücü durum her kişide farklı ruhsal ve fiziksel etkileri meydana getirebilir. Çoğunlukla başkasına güvenememe, toplumdan izole olma, özgüvensizlik, bedenini kirlenmiş hissetme, cinsel isteksizlik, karşı cinse karşı duyulan öfke, iş ve okul hayatından uzaklaşma en temel etkilerdir. Bununla birlikte psikolojik hastalıklardan takıntı durumu, depresyon ve anksiyete, bazı kişilik bozuklukları, uyku ve yeme bozuklukları, kronik ya da akut stres bozukluğu belirgin bir şekilde gözlemlenebilir.
Sıkça Sorulan Sorular
Cinsel Travma Sonrası İyileşme Süreci
Kişinin iyileşme durumu olayı bir başkasına anlatma, süreçle ilgili profesyonel bir destek alma ve tekrar hayata tutunarak toplum içerisine dahil olma zinciri ile ilişkilidir. İstismar yaşayan kişilerin bir çoğunda psikolojik hastalıklara yakalanma riski çok fazladır. Bu nedenle alanında uzman bir psikologdan yardım alması tavsiye edilir.
Cinsel Saldırı Mağdurlarına Nasıl Destek Olunur?
Toplum içerisine dahil etme, yaşananların onun suçu olmadığına ikna etme, sosyal ve çevresel koşullarını kişi için düzenleme gibi basit uygulamalarla kişi hayata geri döndürülebilir.