Cinsel Obsesif Bozukluk (COB)

Cinsel Obsesif Bozukluk (COB), cinsel içerikli olguları istemsiz olarak tekrarlı düşünceler, imgeler ya da hayaller halinde sürekli aklına getirmesini ifade eder. Ayrıca, obsesif kompulsif bozukluğun bir alt sınıfı olarak kabul edilen cinsel obsesif bozukluk, kişide ciddi rahatsızlık hissinin beraberinde kaygı getirir. Zihinsel olarak müstehcen içerikli imgelerin düşüncesinden kurtulmak için kişiler kompulsiyon olarak bilinen tekrarlı davranış içine girebilir. Yoğun yaşanılan duygu ve cinsel düşünceler takıntılı bir hal alarak müstehcen eyleme dönüştüğünde kişide geriye dönüşsüz travma bırakabilir.

Cinsel Obsesif Bozukluk – COB – Obsesif Kompulsif Bozukluk – Cinsel Düşünceler – Psikolojik Tedavi – Terapi Yöntemleri – Kendine Yardım Teknikleri – Profesyonel Destek – Toplumsal Bilinç – Psikolojik Sağlık

Cinsel Obsesif Bozukluk Nedir?

Cinsel obsesif bozukluk (COB), kişide zihinsel olarak müstehcen düşünceleri ve görüntüleri hayal ederek bu durumları yapma dürtüsüne sahip olma halidir. Bununla birlikte cinsel obsesif bozukluk günümüzde seks bağımlılığı ya da hiperseksüalite olarak adlandırılır. İlişkilerini ve yaşamını doğrudan etkileyen bir hastalık dürtüler, davranışlar ve fanteziler ile kişiye negatif deneyimler yaşatabilir.

Obsesyon belirtileri kişide takıntı haline gelerek müstehcen kompulsif davranışlara dönüşmeye başladığında kendisi ve çevresi için tehlikeli bir hal alabilir. Cinsel obsesif bozukluk (COB) kapsamında kişi birden fazla karşı cinsle birlikte olma, pornografi izleme ve çekme, para karşılığında seks yapma, siber sekse girme, mastürbasyon gibi davranışlar sergileyebilir. Tüm bu bilgiler doğrultusunda, erkek ve kadın kendi eşey organına karşı bir obsesyon cinsel düşünceler geliştirerek saplantı ve takıntılarını ritüellere dönüştürebilir.

Cinsel Obsesif Bozukluk Belirtileri Nelerdir?

• Psikolojik sağlıkları bozulan kişiler, çevresine karşı dürtüsel ve zorlayıcı davranışlar sergileyerek bunlara yenik düşer.
• Kişi seks merkezli dürtülerini ve ihtiyaçlarını ilk sıraya koyar ve kontrol dışı bir durum halinde yaşamına devam edebilir.
• Saplantılı dürtüler ve yaptığı davranışlar sebebiyle ilişkilerinde, iş hayatında ve ailesinde sık sık çatışmalar yaşar.
• Seks merkezli davranışlarını durduramadığı için ciddi bir pişmanlık ve utanç duygusu kişide gözlemlenebilir.
• Seks ile ilgili sınırı olmayan kişiler tatminsiz duygularla hep daha fazlasını isteyebilir.
• Cinsel obsesif bozukluk (COB) teşhisinden önce ilk başlangıç dönemi kişinin anne-babası ile yaşadığı bir anıya ya da çocukluk yıllarında geçirdiği bir travma bu sürecin yansıması olabilir.
• Çocukluk döneminde çocuğun kendi penisine bakması ve kadınların göğüslerine bakması bu sürecin zeminini hazırlayabilir.
• Yetişkinlik döneminde kişi seks ile ilgili takıntılı düşüncelerinden dolayı homoseksüel miyim, seks yoluyla hastalık bulaşır mı, sperm yakınlarımın çamaşırlarına geçer mi, sapık mıyım gibi sorular sorarak obsesyon belirtilerini gösterebilir.

COB’un Psikolojik Etkileri ve Yönetimi

Obsesif kompulsif bozukluk (COB), teşhisi en zor psikolojik hastalıklardan biridir. Kişinin hastalık belirtileri 10 yıl gibi bir sürede devam edebilir sonrasında zorlukla teşhis edilebilir. Bu süre boyunca toplumsal bilinç düzeyiyle paralel hayatı büyük ölçüde negatif etkilenir. Bu bağlamda, kişinin tek başına bu rahatsızlıkla mücadelesi mümkün olmadığından bir uzman tarafından profesyonel destek alması tavsiye edilir. Bununla birlikte kişide oluşabilecek psikolojik etkiler aşağıdaki gibi sıralanabilir:

• Düşünce ve kaygı bozukluğu farklı yönlerde etkilenerek karşı cinse isteksizlik ya da seks bağımlılığı oluşturabilir.
• Farklı korku ve obsesyonlardan dolayı homoseksüel olma korkusu, ensest ilişkilere karşı ilgi, sapıklık gibi kompulsif durumlarla zihinsel mücadele edebilir.

Bu zihinsel ve davranışsal durumları atlatabilmesi ve yönetebilmesi için bir terapist kontrolünde özel psikolojik tedavilere başvurulması önemlidir. Tedavi sonrası cinsel obsesif bozukluk belirtilerinin kişide tekrarlamaması adına kendine yardım teknikleri tavsiye edilebilir. Kişinin kendi kendini de terapi edebilmesi için altında yatan etmenlere maruz kalmaması önerilir. Devamında ise hastalıkla başa çıkabilmek için meditasyon, yoga, spor, sosyal ve sanatsal aktiviteler, farklı hobiler günlük rutinlere alınması tavsiye edilir.

Obsesyonlar ve Kompulsiyonlar

Genel olarak takıntı ve davranış şekilleri hastalık nezdinde aşağıdaki gibi sınıflandırılabilir:

• Sapkın davranış takıntısı ( tecavüz, karşı cinse saldırı, pedofili, çocuklarla ensest ilişki eğilimi ve korkusu)
• Sadakatsizlik takıntısı ( aldatma, başka bir kişiyle sekse girme)
• Homoseksüel ilişkisi ve takıntısı ( lezbiyen, gay ya da homoseksüel miyim endişesi)
• Toplumda kişilere zarar verici saldırgan tutum ve davranışlara karşı aşırı tiksinti duyma
• Reşit olmayan kişilerle seks, sadizim ve mazoşizm düşüncesi
• Hayvanlarla ilişkiye girme fikri ve istismara eğilim
• Saplantılı olaylarda genital uyarılmayı engellemeye çalışma
• Partnerine zararının dokunmaması için seksten uzak durma

Cinsel Obsesif Bozukluğun Başlangıcı ve Süreci

Cinsel obsesif bozukluk (COB) genellikle ergenlik döneminden sonra erkeklerde daha sık gözlemlenir. Kadınlarda ise daha çok yetişkinlik döneminde rastlanır. Yıllarca kişi hastalıkla zihinsel ve eylemsel olarak mücadele yaşayabilir ancak tek çözüm yolu psikolojik tedavi yöntemlerinden geçer. Hastalığın iyileşme süreci ise tamamen kişinin terapiden aldığı verime ve travmatik izlerine bağlıdır.

Cinsel Obsesif Bozukluk Başlama Yaşı

Erkekler için 15-17 yaş arası belirtilerin görülme sıklığı artarken kadınlar için bu yaş limiti 30 yaş sonrasında belirgindir.

Cinsel Obsesif Bozukluk Tedavisi

Psikolojik sağlık standartlarının korunması için kişilerin alanında uzman bir psikolog ya da psikiyatriye başvurması gereklidir. Genel anlamda cinsel obsesif bozukluk (COB) hastalığın teşhisi sonrasında terapi seanslarında psikoterapi, grup terapileri ya da ilaç tedavisine kombine olarak uygulanabilir. Psikoterapi ve grup terapilerinde uygulamalar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

• Psikoterapi yöntemleri: Bu yöntem dahilinde 3 farklı tedavi şekli uygulanabilir. Bu tedaviler; bilişsel davranışsal terapi, kabul ve kararlılık terapisi ve psikodinamik terapisidir. Bilişsel davranışsal terapide; hastalığın sebebine tam olarak nasıl belirtiler verdiğine ve buna bağlı oluşan negatif durumların ne olduğuna karar verilir. Bu sayede, kişinin hastalıkta yaşadıklarına yönelik kişiye özel tedavi uygulanmış olur. Kabul ve kararlılık terapisinde ise, negatif düşünce ve dürtülerin kabul edilmesi ve azimle iyileşmesi için çaba gösterilmesini kapsar. Psikodinamik terapi boyunca ise bilinç dışında fikir ve davranışların ne olduğuna dair farkındalık yükseltilir.
• Grup terapi yöntemleri: Bu hastalığı atlatan ya da tedavi gören hastaların bir araya geldiği grup odalarını kapsar. Bu grup seanslarında destek olunacak konular arasında cinsel obsesif bozukluk hakkında temel bilgilere sahip olma, hastalıkla başa çıkma davranışları hakkında alternatifler edinme, hastalığın tekrar nüksetmesini engelleyecek seçenekleri öğrenme gibi detaylar yer alır.

Sıkça Sorulan Sorular: Cinsel Obsesif Bozukluk

COB’un Günlük Yaşama Etkisi

Müstehcen düşünce ve dürtüler sosyal çevresine zarar verme korkusuyla kişiyi günlük hayattan uzaklaştırabilir. Ayrıca hastalığı davranışsal olarak gösteren kişiler utanç ve pişmanlık duygularıyla diğer psikolojik hastalıklara da sıklıkla yakalanabilir.

COB Tedavisinde Ne Zaman Profesyonel Yardım Alınmalı?

Hastalığın belirtileri anlaşıldıktan sonra profesyonel yardım almak için bir uzmana başvurulmalıdır.

COB ve Cinsel Fanteziler Arasındaki Fark

COB doğrultusunda düşünceler kontrol dışı ve takıntılardan ibaret olduğu için kişi için tedaviye ihtiyaç duyulan bir hastalık haline gelir. Diğer bir taraftan, cinsel fanteziler ise kişinin zevk almak için kontrollü tatmini arttıracak düşünce ve davranışlar ile partneriyle karşılıklı etkileşimini arttıracak zihinsel oyunlar sergilemesini kapsar.